KURU İNCİRLİ KEK

Malzemeler :

3 yumurta

1 çay bardağından biraz eksik toz şeker

yarım çay bardağı süt

1 yemek kaşığı yumuşak tereyağ

1 çay kaşığı kabartma tozu

1,5 çay bardağı un

2 yemek kaşığı kakao

2 yemek kaşığı nişasta

4-5 adet çok minik doğranmış veya robotta çekilmiş kuru incir

biraz portakal kabuğu rendesi

1 tutam tarçın

Üzerini süslemek için arzu ederseniz pasta kreması ve kuru incir dilimleri 

Hazırlanışı :

Ben 3-4 kişilik hazırladım bu keki, siz arzu ederseniz miktarı arttırabilirsiniz. Çay bardağı ölçüm ince belli dediklerimizden .

Şeker ve yumurtayı mikserle köpürene dek çırpalım. Diğer malzemeleri de sırasıyla ekleyelim. Yağlı kağıt serilmiş bir dikdörtgen tepsiye en fazla 1 parmak kalınlığında olacak şekilde dökelim. İncirler ağırlık yapacağı için zaten fazla kabarmayacaktır. Ben kremalı sunmayı düşündüğüm için fazla kabarmasını da istemedim. Önceden ısıtılmış 170 derece fırında 20-25 dakika pişirelim. Kek ılıyınca düz bir zemine alalım ve istediğiniz şekilde kalıpla porsiyonluk parçalar keselim. İki kat da yapabilirsiniz. Aralarına veya sadece bir parçanın üzerine krema sıkarak , ve incir dilimleriyle süsleyerek servis yapabilirsiniz. Afiyetle..

JAPANESE CHEESECAKE - JAPON PAMUK KEK

İzlediğim bir video üzerine kesin yapmalıyım dediğim bir tarif. Direkt olarak bir Japon aşçıdan çeviridir. Gerçekten de pamuk gibi  , dokusu çok güzel ve hafif, değişik bir kek.. Sadece şeker tadı biraz az geldi bana. Sanırım Japonlar daha az tatlı seviyor bana göre. Ben reçetede şeker oranını arttırdım biraz. Bir de benim kullandığım kalıp,  klasik 26 cm. kelepçeli yuvarlak kalıptı, daha dar çapta bir kalıpta daha yüksek bir kek elde edebiliriz. 

Malzemeler :

250 gr. labne peynir
50 gr. yumuşak tereyağ
100 ml. süt
60 gr. un
20 gr. mısır nişastası
1 çay kaşığı kabartma tozu
1/4 çay kaşığı krem tartar ( ben katmadım, çünkü tarifi yaparken bulamadım)
1 çimdik tuz
200 gr. pudra şekeri (orjinal tarifte 140 gr. idi . bana çok az geldi)
6 yumurta
1 çorba kaşığı limon suyu

üzerine serpmek için pudra şekeri

Hazırlanışı :

Labne peyniri, tereyağ ve sütü benmari düzeneğinde pürüzsüz olana dek çırpma teliyle karıştıralım. Kabımızı sıcak suyun üzerinden alıp sırayla unu, kabartma tozunu, nişastayı ve tuzu ayrı ayrı ilave edip karıştıralım. Yumurta sarılarını ve limon suyunu da ekleyelim ve pürüzsüz bir kıvam elde edelim. Ayrı bir kapta yumurta beyazlarını ve krem tartarı  sertleşene dek mikserle çırpalım. Tabağı ters çevirdiğimizde dökülmeyene kadar yani. Şekerin yarısını ekleyelim , çırpmaya devam edelim. Diğer yarısını da ekleyip çırpalım , tekrar sertleşmesini sağlayalım. Tahta bir spatula  veya kaşıkla yumurta beyazlarını 3 parti halinde diğer karışımımıza ekleyip aşağıdan yukarı hareketlerle yedirelim. Altına yağlı kağıt serilmiş kelepçeli kalıbın kenarlarını yağlayıp karışımı boşaltalım. Kalıbın altını ve yarıya kadar kenarlarını alüminyum folyo ile kapatalım. Derin bir fırın tepsisinin ortasına kalıbı yerleştirip, tepsiye alüminyum folyoyu geçmeyecek kadar sıcak su koyalım. 150-160 derecede önceden ısınmış fırında 1 saat kadar pişirelim. Fırını en azından ilk yarım saat hiç açmayalım. Kürdan testi temiz olunca fırını kapatalım , Kek soğuyunca dikkatli bir şekilde kalıptan çıkarıp, üzerine pudra şekeri serperek servis yapalım. Afiyetle ..

CREME BRULEE TART

Tadı nasıl mı ? Sadece ve sadeceee inanılmaz leziz... 

Malzemeler :

Tart hamuru için ,

250 gr. un

125 gr. soğuk erimemiş tereyağ 

2 kaşık şeker

bir tutam tuz

1 adet yumurta sarısı

40-50 ml. su

Creme Brulee için,

5 adet yumurta sarısı

100 gr. toz şeker

300 ml. krema

150 ml. süt

1 paket vanilya

Hazırlanışı :

Tart hamuru için gerekli malzemenin tamamını birleştirip, pürüzsüz bir hamur haline getirelim. Buzdolabında 15 dakika dinlendirelim. Hamuru merdaneyle yarım parmak kalınlığında açıp yuvarlak tart kalıbına yerleştirelim. kenarlarını ve tabanının hafifçe bastırıp kalıbın şeklini verelim. Çatalla delikler oluşturalım ve tart pişirirken kullandığımız ağırlıkları hamurun üzerine yerleştirip 170 derecede hafifçe kızarana dek pişirelim.  Bu arada yumurta sarıları ile şekeri iyice rengi açılana dek mikserle çırpalım. Ocağa bir süt ve kremayı küçük bir tencerede alıp kaynayana dek ısıtalım. Bu karışım sıcakken yavaş yavaş çırptığımız yumurta sarılarına akıtalım, bir yandan da çırpma teliyle çırpmaya devam edelim. Vanilyayı da ekleyelim ve fırından çıkan ve ılık hale gelen tart hamurunun üzerine dikkatlice dökelim. hamurun kenarlarından altına akmamasına dikkat edelim. Tekrar aynı sıcaklıktaki fırına verelim. Üzeri kızarıp da creme brulee sıvı halini kaybedene kadar pişirelim. İyice soğuduktan sonra , ya da en güzeli birkaç saat sonra , dikkatlice kalıptan çıkaralım. İstediğiniz süslemeyle servis yapabilirsiniz. Afiyetle..

TAKİPÇİ DOSTLARIMIZLA GÜZEL BİR BULUŞMA DAHA

Takvimler her ne kadar Aralığın 15 ini gösteriyor olsa da Antalya'da yine sımsıcak bir hava var. Birçok şehirde kar bile yağmaya başladı , biz hala güneşleniyoruzzzzz :))) 

Böylesi bir güneş altında , açık havada, ve hatta Crowne Plaza Hotel'in havuz başında takipçi dostlarımızla buluştuk. Bol çeşitli açık büfeden enfes tatlar eşliğinde neşeli , keyifli sohbetler de bulunduk. Katılan tüm güzel insanlara çok teşekkürler.. Diğer blog yazarları arkadaşlarımın da aynı düşüncede olduğuna eminim ki biz en çok bu tip dostlarımızla birlikte olabildiğimiz etkinliklerden büyük keyifler alıyoruz. Daha nicelerine inşallah .... 

Size yine güzel kareler sunacağım elbet... Öncelikle etkinlikte , gerek güzel mekanı ve lezzetleriyle, gerekse güleryüzlü personeliyle bize evsahipliği yapan Crowne Plaza Hotel'e teşekkür etmek istiyorum. Bu arada Otelin yılbaşı programına da göz atın derim .. Güzel bir yılbaşı gecesi için herşey harika organize edilmiş durumda. 

Bu etkinlikte gerek hazırladıkları güzel hediyeler için ve organizasyonu üstlendikleri için sevgili arkadaşlarım http://www.nursevincelezzetler.com/ , http://icmdkiyolculuk.blogspot.com.tr/ , http://ikitanemvebiz.blogspot.com.tr/ , http://www.mutfakfelsefem.com/ 

ve güzel mis kokulu sabunlar için sevgili Serapcığıma çok teşekkürlerrr. Herşey çok güzeldi, emeklerinize sağlık, elleriniz dert görmesin. 

Her zamanki gibi basında da yerimizi aldık :))

http://www.haberlikya.com/haber/antalyada-yasayan-blog-yazarlari-takipcileri-bulustu_h4374.html

Biz Antalya'da Yaşayan Blog yazarları olarak daha nice böyle etkinliklerde birlikte olacağız belli ki. Siz de burada yaşıyorsanız, yolunuz güzel şehrimize düşerse birlikte olalım, bir fincan kahveyi kırk yıllık hatıra dönüştürelim .. Sevgiler benden size. Afiyetle ve huzurla dolu yaşayın. 

KRUVASAN

Bu tarif aslında sanıldığı gibi zor değil, sadece hamurun saatlerce ve saatlerce bekleyip işlemler görmesi gerekiyor. Bence en güzeli ilk yoğurma işleminin geceden yapılıp buzdolabında bekletilmesi ... Sonrası ara ara açma işlemi... 

Malzemeler :

yarım çay bardağı ılık su

1 paket instant maya

480 gr. un (orta boy bir su bardağı un 140 gr civarında un alıyor.)

45 gr. toz şeker

60 gr. tereyağ

1 yemek kaşığı tuz

200 ml. süt

arası için 250 gr. soğuk tereyağ

üzeri için 1 yumurta sarısı, 1-2 kaşık süt

Hazırlanışı :

Ilık su içine mayayı boşaltıp karıştıralım. Tezgahın üzerine un, şeker, tuzu alıp 60 gr. tereyağını parmak uçlarıyla yedirelim. Kırıntı halinde bir hamur olacak. Islattığımız mayayı ve 200 ml. sütü de ekleyelim ve ele yapışmayan bir hamur olana dek yoğuralım. Bu hamurun en az 5 saat buzdolabında dinlenmesi gerekiyor. Geceden yoğurulup sabah işleme devam edilebilir. Hamur dinlendikten sonra açma işlemine geçebiliriz. Tezgahı hafifçe unlayıp 250 gr soğuk tereyağını hamur açar gibi dikdörtgen halinde inceltelim. 1 cm kalınlığa kadar gelsin. Diğer yandan hamurumuzu da açtığımız tereyağın iki katı büyüklüğünde dikdörtgen şeklinde açalım. tereyağını hamurun yarısının üzerine yerleştirip, diğer yarısını üzerine kapatalım, uzunlamasına merdaneyle açalım. hamurun üçte biri büyüklüğünde parçalar halinde üstüste kapatalım ve buzdolabında bekletelim. 45 dakika sonra kat yeri yana gelecek şekilde çevirip tekrar uzunlamasına açalım, yine üç kat şeklinde katlayalım. Bu işlemi 4-5 defa tekrarlayalım, her bir turun arası 45 dakika olsun ve her açmada hamurun yönünü bir kez yana çevirelim. Her buzdolabına koyuşumuzda hamurun üzerini streç filmle kapatalım. En son turdan sonra hamuru uzunlamasına açıp yine uzunlamasına ikiye keselim. Her bir parçayı sigara böreği yaparken yufkaları kestiğimiz gibi parçalara keselim. İster boş olarak ister arasına çikolatalı fındık krema sürerek rulo şeklinde kıvıralım, yağlı kağıt serilmiş tepsiye aralıklı dizelim. Bir müddet daha tepside bekletelim ve üzerine sütle karıştırılmış yumurta sarısı sürüp  180 derece fırında kızarana dek pişirelim. Şeker miktarı azaltılıp arasına peynir, zeytin gibi tuzlu malzemeler koyularak da yapılabilecek bir tarif. Çok zahmetli değil ancak biraz fazla zaman gerekiyor o kadar. Afiyetle ... 

LEOPAR KEK

Dün instagram gezintim sırasında sevgili Feyzan Özçelik sayfasında gördüğüm bu kek çok dikkatimi çekti. Kendisine tarif için çok teşekkür ediyorum, elleriniz dert görmesin. Hemen yapılmalı dedim kendi kendime. Bugün Kurs merkezinde sevgili arkadaşım Serpil'in desteğiyle yapmaya çalıştık. İlk deneme için hiç fena değil, her ne kadar fırının azizliğine uğrasak da çok tuttum ben bu keki.. Geliştirilerek tarif tekrarlanacak :))

Malzemeler

1,5 su bardağı süt

2 yemek kaşığı nişasta

1 yumurta

1,5  çay bardağı toz şeker

2 yemek kaşığı tereyağ

1 paket vanilya

4,5 su bardağı un
1 paket instant maya
1 tatlı kaşığı toz şeker
yarım çay bardağı ılık su
3-4 yemek kaşığı kakao

Hazırlanışı

Küçük bir tencerede süt, nişasta, yumurta ve toz şekeri karıştırıp muhallebi kıvamında pişirelim. Ocaktan alalım ve tereyağ ile vanilyayı ekleyelim , karıştırıp bir kenara alalım. Yarım çay bardağı ılık suda 1 tatlı kaşığı şeker ile instant mayayı karıştıralım. Muhallebi soğuyunca mayayı ve yavaş yavaş unu katarak yumuşak , ele yapışmayan bir hamur oluşturalım. Hamuru ikiye bölelim. Yarısı bir kenarda beklesin, diğer yarısını tekrar ikiye keselim . bir yarısına 1 kaşık , diğer yarısına 2-3 kaşık kakao ekleyip yedirelim. Yani 3 ayrı renkte hamurumuz olacak. Az kakaolu hamuru ince bir şerit haline getirelim, koyu renk hamuru ve beyaz olan hamuru dört parmak genişliğinde ayrı ayrı uzunca açalım. Şerit halinde yuvarladığımızı önce koyu renk hamura daha sonrada beyaz hamura sarıp yuvarlayalım, iç içe rulolar haline getirelim. Baton kalıbı tereyağ ile yağlayıp hazırladığımız ruloları kalıbın uzunluğunda keselim ve yan yana kalıba yerleştirelim. Bizim kalıbımıza en alta yan yana 3 rulo, üzerine dört rulo, en üste de dört rulo yerleştirebildik. Kalıbın ağzını streç filmle kaplayıp yarım saat kadar ılık yerde bekletelim ve 160 derece fırında 30-35 dakika pişirelim. Kürdan testiyle kontrol edip fırından çıkaralım ve soğutalım. Dikkatlice dilimleyip servis yapalım. Afiyetle...  

TAVUK TANTUNİ

Tam da haftasonu yemeği işte... Bizim evin en sevilen yemek modelleri. Biz iki kişiyiz, siz kalabalık için miktarı arttırabilirsiniz. 

Malzemeler :

Lavaş için:

2 su bardağı un

yarım çay kaşığı instant maya

1 yemek kaşığı süt

1 yemek kaşığı sıvıyağ

tuz

aldığı kadar ılık su

İç malzemesi için:

2 adet kemiksiz, derisiz tavuk pirzola

2-3 kaşık zeytinyağ

tuz 

karabiber

pul biber

1 diş sarımsak

Garnitür için:

1 adet kuru soğan

1 adet küçük domates

birkaç yaprak maydanoz

tuz

karabiber

sumak

pulbiber

2 kaşık zeytinyağ

1 kaşık limon suyu veya az nar ekşisi

1 adet ince doğranmış salatalık turşusu 

Hazırlanışı :

Lavaş için gerekli malzemeleri yumuşak , ele yapışmayan bir hamur olana dek yoğuralım. üzerini kapatıp bir kenarda dinlenmeye bırakalım. Tavuk etini çok minik parçalara keselim. Harlı ateşte zeytinyağında kavuralım, tuz, karabiber, ezilmiş sarımsak ve pul biberi de ekleyip 5 dakika daha kavuralım. Lavaş hamurundan avuç içi kadar parçalar koparıp yemek tabağı büyüklüğünde açalım. yarım cm kadar kalınlıkta olmalı. Teflon tavada veya sacda her bir lavaşı arkalı önlü pişirelim.  Diğer yandan da garnitürü hazırlayalım. Soğanları ve domatesleri incecik ay şeklinde keselim, maydanozu kıyalım, tüm diğer garnitür malzemeleri ile karıştıralım. Pişen lavaşların arasına tavuk ve garnitürden istediğiniz miktarlarda koyup dürüm yapar gibi kıvıralım. Ayran veya soğuk içeceklerle servis yapalım. Afiyetle...

AÇMA

Mayalı hamurun tadı bir başka oluyor...  Her zaman tercih ederim .. hani pişerken fırından bi güzel koku yayılır ya işte sadece bunun için bile mayalı tarifleri daha çok severimmm ... 

Malzemeler :

360 gr. un (2,5 su bardağından biraz az)

50 ml. sıvıyağ (yarım su bardağı)

15 gr. şeker ( 1 çorba kaşığı)

1 tatlı kaşığı tuz

2 tatlı kaşığı kuru maya veya yarım küp yaş maya

200 ml. ılık su (1 su bardağından biraz az)

arasına sürmek için 75 gr. yumuşak tereyağ

üzerine sürmek için 1 yumurta sarısı, susam, çörekotu

Hazırlanışı :

Tüm hamur malzemelerini yavaş yavaş karıştırıp, yumuşak ama ele yapışmayan bir hamur elde edelim. Kasenin ağzını kapatıp hamur hacminin iki katına çıkana kadar ılık bir yerde bekletelim. Mayalanan hamurdan yuvarlaklar koparıp, bunları tezgah üzerinde elimizle açıp inceltelim. Yumuşak tereyağdan üzerine sürelim ve rulo şeklinde şeritler haline getirelim. Burgu şeklinde kıvırıp simitler yapalım. Üzerine yumurta sarısı sürelim ve susam-çörekotu serpip, 180 derece fırında kızartalım. Afiyetle...

LİMONLU KAHVALTI ÇÖREĞİ

İyi ki bu kursa katılmışım, yeni yeni pek güzel lezzetler öğreniyoruz. Ve hemen sizlerle paylaşmaya çalışıyorum . Bu çörek gerçekten çok nefis. Limonlu tatları sevenler mutlaka denemeli. Şöyle biraz paskalya çöreğini andırıyor hamuru, müthiş bir limon kokusu var... Şu zamanın tazecik yeşil limonlarından kullandık, her yer misler gibi kokuyor... 

Malzemeler :

30 gr. yaş maya veya 15 gr kuru maya 

120 ml. ılık su

140 gr. toz şeker

200 ml.krema

50 ml. yoğurt

2 yemek kaşığı limon kabuğu rendesi

1 tutam tuz

800 gr. un

3 adet yumurta

180 gr. yumuşak tereyağ

100 badem (kabukları soyulmuş ve ince doğranmış)

Limon peltesi için :

70 gr. toz şeker

60 ml. limon suyu

2 tatlı kaşığı limon kabuğu rendesi

3 adet yumurta sarısı

60 gr. tereyağ

Üzerine 1 yumurta sarısı

Hazırlanışı :

Ilık su, maya ve 1 kaşık toz şekeri bir kapta iyice karıştırıp bir kenarda tutalım. Diğer yanda un ve badem haricinde kalan malzemeleri karıştıralım. Tezgaha unu alıp ortasını havuz gibi açalım ve bu ayrı ayrı hazırladığımız sıvı karışımları yavaş yavaş ekleyerek hamuru yoğuralım. Ele yapışmayacak bir kıvamda olunca kabın ağzını streç filmle kapatıp ılık bir ortamda mayalanmaya bırakalım.  Pelte için toz şeker, limon suyu, limon kabuğu rendesini küçük bir tencerede ocağa alalım ve kaynamasını bekleyelim. Bu aşamadan sonra pelteyi benmari usulü pişiriyoruz. Çırpılmış yumurta sarılarına yavaş yavaş limon sulu karışımı ekleyip sürekli çırparak benmaride pelteyi pişirelim. Koyu kıvam alınca, tereyağını da ekleyelim. Karıştırıp sıcak su üzerinden alıp soğumaya bırakalım. Mayalanan hamuru hafif unlanmış tezgah üzerinde yarım cm kalınlığında açalım, limonlu pelteyi hamurun her yerine sürelim, isterseniz arasına da badem kırıklarından serpebilirsiniz. Hamuru uzun kenarından rulo haline getirip, bir cm kalınlığında keselim. Dilimleri yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine aralıklı dizelim. Yan kenarlarına yumurta sarısı sürüp üzerlerine yine badem kırıkları serpelim, 180 derece fırında kızarana dek pişirelim. Afiyetle ...

YUVALAMA (YUVARLAMA)

Yakınımdaki insanlar çok iyi bilirler ki ben çorba sevmem, evde çok sık ve çeşitli çorbalar pişirsem de hemen hemen hiç yemem. Ama bugün kursta yaptığımız bu Gaziantep'in meşhur çorbası (çorba mı , yemek mi ne derseniz ) beni ihya etti resmen. İtiraf etmeliyim ki ben bunu tek başıma yapamam, daha doğrusu köfteleri bu kadar güzel yoğuramam, boyun fıtıklarımdan dolayı el kuvvetim nerdeyse sıfır. Ama bir arkadaşım bu köfteleri hazırlasa her gün bunu yapıp yiyebilirim... Tek kelimeyle bayıldım. Etin lezzeti , yoğurdun kıvamı harikaydı doğrusu.. Bu zamana kadar ismini hep duyduğum ama tadına hiç bakmadığıma pişman olduğum bir çorba. Güzel hamur yoğuran gücü kuvveti yerinde tüm hanımlar , eminim ki siz bunu layıkıyla yapabilirsiniz. 

Malzemeler :

750 gr. kuzu kuşbaşı (minik doğranmış)

yarım su bardağı nohut

4 su bardağı süzme yoğurt

1 yemek kaşığı un

1 adet yumurta sarısı

tuz

karabiber

5-6 bardak su

Köftesi için :

2 su bardağı pirinç

250 gr. dana-koyun karışık kıyma

tuz

karabiber

Üzeri için :

2 yemek kaşığı tereyağ

1 yemek kaşığı kuru nane

Hazırlanışı :

Pirinci kısa bir süre, 15-20 dakika kadar sıcak suda bekletelim ve süzgeçe alıp iyice kurumasını sağlayalım. Bir gün önceden yapabilirseniz daha iyi olur. Kuruyan pirinci, ister robotta isterseniz havanda toz haline getirelim.  Büyükçe bir tencereye minik doğradığımız kuşbaşı eti, geceden ıslattığımız nohutu, 5-6 bardak su ile haşlanmaya bırakalım. (biz eti haşlamadan önce biraz sıvıyağ ile hafifçe kavurduk.) Etimiz haşlanırken köfte harcını hazırlayalım. Toz haline getirdiğimiz pirinci, kıymayı, tuz ve karabiberi birleştirip başlayalım yoğurmaya. En zahmetli kısım burası bence. Malzemeler iyice bütünleşip artık elimize yapışmaması gerekiyor. Sonrası çok keyifli. Bu harçtan nohut büyüklüğünde hatta biraz daha küçük parçalar koparıp yuvarlayalım. Bu arada etimiz ve nohutumuz pişmiştir zaten. Köfteleri de ekleyelim , tuzunu karabiberini de unutmayalım. Diğer yanda bir kasede yoğurt, yumurta sarısı ve unu güzelce çırpalım. Tenceredeki çorbanın suyundan 1-2 kepçe kadar azar azar yoğurda ekleyerek karıştıralım ve bu yoğurtlu karışımı yavaş yavaş tenceredeki çorbamıza katalım. 1-2 taşım kaynatıp ocaktan alalım . Üzerine tereyağında kızdırılmış naneyi de ekleyip servis yapalım. Afiyetle ....

KARAMELİZE SOĞANLI PATATESLİ KİŞ

Yine kursumuzda yaptığımız bir tarif var bugün.. pek lezzetli, karamelize soğanın tadı bambaşka... 

Malzemeler:

tart hamuru için 

 250 gr. un

 125 gr. tereyağ

 1 adet yumurta sarısı

 40-50 ml. su

 yarım çay kaşığı tuz

Harcı için

 3 adet iri soğan

 2 yemek kaşığı sıvı yağ

 3 adet haşlanmış iri patates

 2 yemek kaşığı krema

 3 adet yumurta

 250 ml. süt

 125 gr. rendelenmiş kaşar peyniri

 1 tutam kıyılmış maydanoz

 tuz 

 karabiber

Üzeri için bir miktar kaşar peyniri rendesi

Hazırlanışı :

Su hariç diğer tart hamuru malzemelerini derin bir kaba alalım. Azar azar su ilavesiyle hamuru yoğuralım. Hafif unlanmış tezgahta merdaneyle yarım cm kalınlığında açalım. Tart kalıbımızın kenarlarını da kaplayacak büyüklükte olmalı. Hamuru merdaneye dolayarak tezgahtan alıp tart kalıbına dikkatlice yerleştirelim. Her tarafını parmaklarımızla hafifçe bastıralım ve kenarlardan artan kısımları keselim. Hamurun tabanına çatalla delikler yapalım, üzerine küçük bir yağlı kağıt koyup ağırlık olarak kullandığımız bir avuç nohutu serpelim. 170 derece önceden ısıtılmış fırında kenarları pembeleşinceye kadar pişirelim. Bir tavada ay şeklinde doğradığımız kuru soğanları sıvı yağ ile ağız ateşte yavaş yavaş kavuralım. Uzun süre karıştırarak kavurduğumuzda karamel rengini alacaktır. Diğer yanda haşlanmış patatesleri soyup derin bir kasede ezelim. Tuz, karabiber, krema, rendelenmiş kaşar peynirini ve maydanozu ekleyelim. Başka bir kasede süt ve yumurtayı çırpıp, karamelize olmuş soğanla birlikte patatesli karışıma ekleyelim.Tart hamurunu fırından çıkaralım,  nohutu ve yağlı kağıdı üzerinden alıp ılımaya bırakalım. Patatesli harcı üzerine döküp tekrar kaşar peyniri rendesiyle kaplayalım ve yine aynı sıcaklıkta peynirler kızarana kadar pişirelim. Afiyetle ...

PATLICANLI GÖZLEME

Hani biryerlere giderken yiyecekler yapıp götürürüz ya bazen , işte bütün arkadaşlarım benden bu patlıcanlı harç ile yaptığım böreklerden isterler. Aslında herşey aynı , tek fark ben patlıcanları kızartıyorum, harca öylece katıyorum . 

Malzemeler 

3-4 adet patlıcan

1 adet kuru soğan

1-2 adet sivri biber

1 adet domates

kızartmak için 1 çay bardağı sıvıyağ

tuz

karabiber

3 su bardağı un

1 çay kaşığı instant maya

1 çay kaşığı toz şeker

tuz

ılık su

Gözlemeleri yağlamak için sıvıyağ veya erimiş tereyağ

Hazırlanışı

Patlıcanları alaca soyup, minik küpler halinde doğrayalım , tuzlu suda biraz bekletip, süzgeçe alalım ve iyice kurumasını bekleyelim. Tavaya sıvıyağı alıp kızdıralım ve patlıcanları karıştırarak kızartalım , kağıt havlu serili bir tabağa alalım. Kızartmadan artan yağa ay şeklinde doğradığımız kuru soğan ve biberleri ekleyelim ve kavuralım. Domatesi de minik doğrayıp ekleyelim. Tuz ve karabiberi, kızarmış patlıcanları da katalım ve iki dakika daha kavuralım. İsteyen acı pul biber de ekleyebilir. Hazırladığımız harcı ocaktan alıp biraz soğumasını beklerken hamuru hazırlayalım. Unun ortasını havuz gibi açıp tuz, şeker ve mayayı serpelim. ortaya azar azar ılık su ekleyerek unla birleştirelim. yumuşak ele yapışmayan bir hamur elde edelim. Mayalanmasını beklemeden limon büyüklüğünde parçalara ayırıp, yuvarlayalım. Un serpilmiş zeminde her birini 2-3 mm kalınlığında açıp yarısına patlıcanlı içten koyup, diğer yarısını üzerine kapatalım ve kenarlarını parmaklarımızla sıkıştırıp yapıştıralım. Sacda veya yanmaz tavada önce hiç yağ koymadan bir taraflarını pişirelim, diğer yanını çevirdiğimizde kızaran yanına hafifçe yağ sürelim, diğer tarafı da pişince yağlayalım. Sıcak servis yapalım. Aynı patlıcanlı harcı yufkalı böreklerinizde de kullanabilirsiniz. Afiyetle... 

ÇİKOLATALI CEVİZLİ KURABİYE

Pastacılık kursu tariflerimizden biri daha , benim kurabiye denince aklıma gelen lezzet tam da budur. Bu kurabiyeler bir harikaaa ....

Malzemeler

125 gr. oda sıcaklığında tereyağ

100 gr. esmer şeker

1 paket vanilya

1 adet yumurta

200 gr. un

1 paket kabartma tozu

100 gr. ceviz

125 gr. bitter çikolata

Hazırlanışı

Tereyağ, şeker ve vanilyayı mikserle krema kıvamına gelene dek çırpalım. yumurtayı da ekleyelim. Kısa bir süre daha çırpalım. Bir kapta karıştırdığımız un ve kabartma tozunu yavaş yavaş ekleyip hamuru elimizle toparlayalım. Bıçakla kıydığımız ceviz ve bitter çikolatayı da ekleyelim ve karıştıralım. Ceviz büyüklüğünde parçalara bölüp yuvarlayalım , hafifçe bastırıp yağlı kağıt serdiğimiz tepsiye dizelim. 170 derecede pembeleşinceye kadar pişirelim. 

AFGAN KURABİYESİ

Hayatımda ilk defa (üniversiteye hazırlık zamanından sonra tabii) bir kursa katılıyorum bu günlerde. Pastacılık üzerine. Hepimize her zaman destek olan sevgili hocamıza çok teşekkürler ... Çok keyifli ve uyumlu arkadaşlar edindiğimiz bir süreç bu. Sevdim ben bu işi ... Bu kursta yaptığımız bazı tarifleri zaman zaman sizlerle paylaşacağım . Bugün ilk uygulamalı bireysel çalışmamız bu enfes kurabiyeler. Daha önce yediğim kurabiyelerden farklı bir dokusu var, ben çok beğendim. Deneyin , çevrenizdekiler bayılacak ...

Malzemeler :

Kurabiye için,

180 gr tereyağ

100 gr. toz şeker 

175 gr. un

30 gr. kakao

50 gr. mısır gevreği

40 gr. hindistan cevizi tozu

30 gr. ince doğranmış ceviz

Üst kaplama için,

40 gr. sütlü çikolata

2-3 çay kaşığı tereyağ

Süslemek için şekerlemeler

Hazırlanışı :

Tereyağ ve şekeri mikserle krema kıvamı olana dek çırpalım. Un ve kakaoyu ekleyip karıştırmaya devam edelim. Bundan sonrasında miksere ihtiyacımız yok. Mısır gevreği , hindistan cevizi tozu ve cevizi de ekleyip elimizle yoğuralım. Ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlayalım ve yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizelim. Önceden ısınmış 180 derecedeki fırında  10 dakika pişirelim. Fırından aldığınızda yumuşak gibi gelebilir ama soğuyunca sertleşecektir. Bu nedenle fırında fazla tutmayalım. Sütlü çikolatayı ve 2-3 çay kaşığı tereyağını benmari usulü eritelim. Soğuyan kurabiyelerin üst kısımlarını bu çikolata sosuna batırıp servis tabağına dizelim. Arzu ederseniz üzerine fındık, ceviz, minik şekerlemeler veya granül çikolata parçaları serpebilirsiniz. Afiyetle..... 

KÖFTELİ PİLAV

Yanlış bilmiyorsam Ali Paşa Pilavı da deniliyor bu tarife. Adı ne olursa olsun ben her şekilde pirinç pilavı ile köfteyi birlikte yemeyi seviyorum. 

Önceki tariflerden kopya çekelim şimdi :)) 

Köfteyi buradan  http://mutlubadem.blogspot.com.tr/2015/01/kofte.html

Pilavı da buradan http://mutlubadem.blogspot.com.tr/2015/01/sehriyeli-pirinc-pilavi.html

yapabilirsiniz. Bu tarif için ben şehriyesiz sade pilavı tercih ediyorum.

Bundan sonrası sadece sunum şekli. Pilavı bir kaseyle veya kalıpla servis tabağımıza alıp , kızarttığımız köfteleri diziyoruz etrafına. Haa azıcık da rendelenmiş domatesi biraz sıvıyağ ve tuzla pişirip, şöyle üzerine gezdirdik mi tek çeşitle kurtarılan bir akşam yemeği... ama o kadar da tembel olmayalım değil mi, bir salatamız olsun yanındaaa ... :)) Afiyetle ve huzurla güzel akşamlar herkese ....

ORKİDE HAREKETİ İLE GÜZEL BİR BULUŞMA

Ekim ayında düzenlediğimiz etkinlikte değerli sponsorlarımızdan biri olan Orkide Hareketi  ile yine aynı mekanda, Akra Barut Otel'de buluştuk. Organizasyonda emeği geçen sevgili blog yazarı arkadaşım Emel Demir 'e çok teşekkürler.. 

Güzel sohbetler yaptık ve öğle yemeğimizi yedik hep birlikte. Seçimler leziz ve şıktı... 

Orkide Hareketi hakkında kurumsal bilgiler edindik. Ürünleri ve içeriklerini konuştuk. 

Dijital ejderha çağı ve 21. Yüz Yılın akılcı rekabet koşullarında, en fazla ihtiyaç duyduğumuz 

yetenekler; üreticilik, sorgulama, değişim ve işbirliğidir.

Sınırların ortadan kalktığı, teknolojinin, dolayısıyla iletişimin baş döndürdüğü ve sadece var olmanın 

bile insanlığa yüklediği anlamların her geçen gün daha da ağırlaştığı günümüzde; geleceğe odaklı 

düşünmek, gelecek için projeler geliştirmek ve gerçekleştirmek büyük bir ihtiyaç haline gelmiştir.

Ancak iş hayatında amaçları gerçekleştirmeye giden en kısa ve en doğru yol vizyonu geniş, bilinci açık 

ve profesyonel bir ekiple çalışmaktan geçmekte.

Neyi nasıl yapacağını bilen, veri toplayıp en doğru şekilde değerlendiren, girişimci ruha sahip, etkili ve 

aktif bir uzman grubu, ticaretin her alanında avantaj sağlayacak, hız üstünlüğü elde edecek, sorunları 

daha kolay çözecek ve mutlaka daha çok kazandıracaktır.    

Orkide Hareketi, Türkiye ve geleceğimiz için yola çıktığı ilk günden beri cesaret ve başarıyla hizmet 

üretmiş,  BİRLİKTE KAZANMAK ilkesiyle daha çok alanda fayda sağlamak için bütün kadroları, 

tecrübeli zihinsel alt yapısı ve güçlü sistemiyle şimdiden gereken tüm hazırlıkları ortaya koymuştur.

Orkide Hareketi'nin altyapısını oluşturan paylaşma geleneği, 

BİRLİKTE KAZANMAK ilkesiyle hazırlanmış strateji ve imaj çalışması ile birleşerek halkımızın mutlu ve 

bağımsız yarınları için büyük bir fırsata dönüşmektedir. 

Orkide Hareketi, yenilikçi, modern, değişimci, dünya gerçeklerinin farkında, vizyon sahibi cesur ve 

adaletli insanların kurduğu kazancı ve geleceği hedefleyen büyük bir organizasyondur.

Orkide Hareketi yaklaşık 8 yıldır girişimci kadrosu, emektar ve mutlu çalışanları ile serbest girişimciler 

için başarılı çalışmalar yapmıştır ve paylaşım geleneğinin savunucusu olarak gelecekte de serbest 

girişimciler için başarılı hizmetler üretmeye devam edecektir.

Orkide Hareketi, Türkiye coğrafyasının tarihsel manada zengin ve doğası gereği yaşayan, birlikteliğin 

bir çok-kültürlü medeniyet ve başarı projesidir. Bir ayağı geleceğin içinde olan bir başarı hikayesidir. 

Orkide Hareketi geleceğe ve insan yaşamına hizmet eder. Yaşam olan her yerde birlikte hareket 

vardır. Daha güzel bir yaşam için, gelecek için bugünden adım atılmalıdır.

Orkide Hareketi Farklıdır, liderdir, derinliklidir, geleceği hedeflemektedir, bu yüzden de hep bir adım 

öndedir. Bilinçli, duyarlı, kanaat önderi tüketicinin vazgeçilmezi, birlikte yaşam üretir Çünkü Orkide 

Hareketi  yaşam severdir. Ekonomik, ticari ve estetik değerlere sahip oluşunun yanı sıra sosyal bir 

paydaştır ve herkesi düşünür çünkü herkes içindir.

 Orkide Hareketi bugünden geleceği kazanmak için en ideal fırsattır. Gelecek ertelenemez, Geleceği 

gören zihinler, düşleri gerçeğe dönüştürme yeteneğine sahiptir.  Fırsatları doğru yer ve zamanda 

değerlendirenler, geleceğin mühendisleri olacaktır. 

Bugün, düşünmek için değil, yaşamak içindir.  

Gelecek bugünden başlar.

ORKİDE HAREKETİ

www.orkidehareketi.net

0850 450 51 51

Daha nice güzel etkinliklerde buluşmak dileğiyle. Davetiniz ve hediyeleriniz için çok teşekkürlerrr ...